ANNE VE BABALAR ÇOCUKLARININ DİN VE AHLAKINA NE ZAMAN SAHİP ÇIKACAK
Ailelerin çocukları için giriştikleri dünyevi mücadeleye bakılınca o çocukların dünyevi hayat için verdikleri endişe kaygı ve korkuların içerisinde uhrevi bir hayatın endişe ve tasanın olmadığı görülecektir.Adeta o çocuklar sanki dünya için yaratılmış gibi bir hareket tarzı benimseyerek bütün kuvvet ,vakit ve zamanlarını dünya hayatı için sarf ettikleri sadece dünyevi hayatın endişesiyle üzülüp dünyevi hayatın kaybedilmesi korkusuyla yaşadıkları görülecektir.
Gençlerin ve çocukların yaşam tarzına bakıldığı zaman ailelerinin o çocukların ibadetlerine ,nmazlarına,örtülerine ve ahlaklarına sahip çıkmadıkları, onların bu değerlerini umursamadıkları sadece onların dünyasına sahip çıktıkları, o dünyanın kurtulması için çalıştıkları, ahiretleri için kıllarını bile kıpırdatmadıkları görülecektir.Çocukların ahiretini kurtaracak olan kitaplara,islami ortamları ve yaşayışlara sevk etmedikleri görülecektir.Dünyasına dört elle sarılıp bir yerlere gelmesi için çok şeylere katlandığı halde uhrevi rahatlığına sahip çıkmadıkları görülecektir.
Çocukların ellerinden taşıdıkları kitaplara bakılınca hep fizik kimya kitapları olduğu sadece dünyevi hayatları için gerekli olan ilimleri ihtiva ettiği ahiretleri için gerekli olan ahiretlerini kurtaracak, kabirlerine fayda verecek, sırattan onları geçirecek kuran ve akaide, ilmihale ait kitapları olmadığı görülecektir. Çocukların ellerine fizik ve kimya kitaplarını tutuşturan ve sadece onların dünyevi mesleklerini kazanmalarını isteyen anne ve babalar bu hareketleriyle çocukların ebedi hayatını kurtaracak olan Kurandan gafil bıraktıkları görülecektir. Hâlbuki hangi fizik, kimya, biyoloji kitabı kime kabrinde faydası olacaktır. Hangi fizik kitabı sıratın ölçülerini genişletecektir. Kabir kapısından öteye geçmeyecek olan ilimlerle çocuklarını iştigal ettiren anneler ve balara ne zaman çocuklarının kabir kapısının ötesinde lazım olacak kuran ve sünnet kitaplarını ne zaman verecekler. Bunları vermeyin diyen yoktur. Ama fen ilmiyle çocukların akıllarını aydınlatılacaksa din ilmiyle de kalpleri aydınlatılması gerekir. Fen verilse din verilmezse o kalpler dinsiz ve ahlaksız olur. Din verilip fen verilmezse o akıllar taasuba düşer cahil kalır.
Çocuklarının dünyevi istikbali için bütün servetlerini, mallarını, zamanlarını veren analar ve balar ne zaman çocuklarının ebedi hayatları için kıllarını kıpırdatacaklar. Onların ebedi hayatlarını kazanmak için hangi yatırımları yapacaklar. Dünyevi istikballeri için çırpınan analar ve balara çocuklarının ebedi istikballeri için ne zaman onlara ibadeti, kulluğu ve namazı öğretecekler. Para ve pul gerektirmeyen kulluk için ne zaman harekete geçecekler. Dünyanın cam paçacıkları hükmündeki makam ve mevkileri için çırpınanlar ahiretin elmas hükmündeki cennetini kazanmaları için ne zaman çocuklarına hakikati gösterecekler.
Çocuklarının günde beş saat çalışarak başarılı olacaklarını iyi bir meslek ve üniversite bölüm kazanacaklarını bilen ve her gün çocuklarının yüzlerce matematik sorularını çözmesinden gurur duyan analar ve babalar ne zaman çocuklarının hayatının en büyük problemi olan ve üç kelimeden ibaret olan; neciyiz, nereden gelip, nereye gidiyoruz sorusuna cevap vermesini isteyecekler.Her gün onlarca binlerce problemleri çözen çocuklarının hayatın bilmecesini ve problemlerini çözmenin kaynağı olan kuran ve sünneti ne zaman verecekler.
Çocuklara ve gençlere bakılınca yaşayışlarına dikkat edilince sanki dünyaya keyif sürmeye lezzet almaya gelmişler gibi hareket ettikleri görülecektir.Analar vebalar dünyaya insanın sadece keyif sürmeye lezzet almaya gelmediklerini gençlerin ihtiyarlaşması,gelenlerin gitmesi ve her şeyin zeval ve firak içerisinde yuvarlanması ile gösterip onların hakiki vazifeleri olan kulluk ve ibadete dönmeleri için çaba göstermeleri gerekin bunu yapmamalarını vebalini acaba bilmiyorlar mı?
Çocuklarını dünyevi makamları kazanması için dershanelerde ve ilimde yarıştıran, onları motive eden ve onların dünyevi makamları ile övünmek için çabalayan analar ve babalar acaba çocuklarının kullukta, ibadette ve namazda ne kadar gerilerde kaldığının farkındalar mı? Okulda dershanede ve sınavlarda birinci olmasına sevinen analar ve babaların kuran okumada, namaz kılmada, Allahı bilmede peygamberi tanıyıp onun hadislerini ezberlemede geride kaldıkları için üzülüyorlar mı?
Analar ve babalar Çocukları sınavını ,ders okulunu aksattığı zaman üzüldükleri gibi çocukları namazı ve orucu kaçırdığına üzülmediklerini farkındalar mı?.Küçücük dünyevi makamlar kazansınlar diye onların sütünü ihmal etmeyen yemeğini , parasını ve okulunu ihmal etmeyen analar ve babalar çocuklarının ebedi ve sonsuz ahretlerini kazanmaları yolunda ibadetlerini ,zikirlerini, şükürlerini ve kulluklarını kazanmaları için hiçbir şey yapmadıklarının farkındalar mı?
Analar ve babalar kendilerine emanet olarak verilen yavrularını sadece sevmekle okşamakla, evlendirmekle ve onu iş sahibi yapmakla mükellef olmadıklarını, onlarını ebedi hayatlarını kazanmaları için Allahı ve peygamberi tanımaları , ona kulluk etmeleri için yaratıldıklarını, onlara iyi bir dini ve ahlaki eğitim vermekle mesul olduklarını, bunları yapmadıkları takdirde yevmi mahşerde hesap vereceklerini emanete hıyanet cezası çekeceklerini biliyorlar mı?
Analar ve babalar çağdaşlık ve medenilik adına çocuklarının serbest, rahat, sıkmadan büyüttüklerini bu şekilde hareket ederek onların dinden imandan islamdan habersiz yaşamalarına sebep olduklarını ve onları dinle sıkmayalım derken onları ideolojilerin dinsizliğin ve ahlaksızlığın sıktığını biliyorlar mı? Onları dinle sıkmayıp boş bıraktıkları zaman çocukların soluğu uyuşturucuda, ahlaksızlıkta aldıklarını biliyorlar mı?
Analar ve babalar çocuklarına İslam ahlakı ibadet kuran ahlakı vermediği zaman onun çağdaş ve medeni bir hayat içerisinde rahatça yaşamasına göz yumarak ona kötülük ettiğini ve o çocuğun bütün işlediği günah ve haramların oların amel defterine geçtiğini ölseler bile o kötü çığır yüzünden daima azap içerisinde kalacaklarını biliyorlar mı yada düşünüyorlar mı?
Gençlerin ve çocukların taşkınlıkları sarhoşlukları ve ahlaksızlıklarına bakılınca anaların ve babaların onların din ve iman ile kayıt altına almayarak, başıboş bırakıp serkeş ve sarhoş hale gelmelerine sebep oldukları anlaşılacaktır. İhtiyarlardan ziyada gençlerin hapisleri, kabirleri ve hastaneleri doldurması analar ve babaların çocuklarına ahret inancını Allah korkusunu vermediklerini göstermiyor mu?
Analar ve babalar özellikle kız çocukları serbest bırakıp,göz yumarak biz yaşamadık onlar yaşasın.Gençtir, modadır,hakkıdır,delidir diyerek çocuklarını başı boş bırakarak çocuklarının flörtün,zinanın,günahın ve ahlaksızlığın pençesine ittiklerinin farkındalar mı acaba.Nice genç kızlar hep annelerin göz yumması sonucu mağdur olmuşlardır.Giyim ve kuşamına karışılmayan nice kızlar babası yaşındaki adamların elinde kirlenmiştir.
ANNELER VE BABALAR NE ZAMAN ÇOCUKLARINI DİNLERİNE SAHİP ÇIKACAKLAR. ONLARIN AHLAKLARINI VE İMANLARINI TAKVİYE EDECEKLER. ONLARI BEKLEYEN ÇILGI VE ACIKLI ATEŞTEN KURTARACAKLAR. NE ZAMAN AHRETİN ALLAHIN VE CENNET VE CEHENEMİN VARLIĞINDAN HAKİKİ OLARAK HABERDAR EDECEKLER.ŞU ANDA GENÇLİĞİN BÜYÜK BİR ÇOĞUNLUĞU MANEVİ BUHRANLAR GEÇİRİYOR.KÜÇÜK BASİT DAİRELERDE ÇIRPINIP GİDİYOR.İÇERİSİNDE İMANIN,AHLAKIN VE İSLAMIN OLMADIĞI BİR HAYATA SAPLANIP KALMIŞ.AHİRETE BAKAN GÖZLERİ DAHİ DÜNYAYA DÖNMÜŞ SADECE DÜNYAYA BAKIYOR.AHİRETE BAKAN GÖZLERİ KÖR OLMUŞ.SADECE DÜNYAYI GÖRÜP,İŞİTİP YAŞIŞORLAR.AHİRETİ BİLMİYORLAR,İBADETİ ,KULLUĞU BİLMİYORLAR.İBADETE,İSLAMA VE KURANA YABİNİLEŞTİRİLMİŞLER.MANEVİ DEĞERLERLE DONATILACAKLARINA MATERYALİST BİR DONANIM İLE BENCİL,SEFİL,MUZIR BİR HALE GETİRİLMİŞLER.ARTIK ÇOCUKLARINIZIN EBEDİ VE SERBEDİ HAYATLARININ ENDİŞESİNİ ÇEKİN.YOKSA O ÇOCUKLAR.AHMET HÜSREV EFENDİNİN DEDİĞİ GİBİ “CEHHENEME SİZİN YÜZÜNÜZDEN GİTTİKLERİ ZAMAN SİZE ACIMAYACAK YANLARINDA GÖTÜRECEKLER.
genç nesil
makaleyi okuyunca çok isabetli ve doğru bir konu olduğunu farkettim.aslında bütün kötülüklerin temelinde bu var desem belki yanlış sayılmam.ben şuanda 20 yasindayım ve bunca seneler geçti bir kere olsun ailemden beni sabah namazına bile kaldıran, uyaran olmadı.ben ve benim gibi çok kişiler var.şu anda çok şükür namaz kılıyorum her şeyimi aileme değil imam hatip lisesini tercih etmeme borçluyum.lise yıllarında gerek arkadaşlardan gerek hocalardan namazın önemini kavradım.lise bittikten sonra öyle zamanlar oluyorduki bırakın sabah namazıni teheccudud namazıni bile kıldığım oluyor.her şeyden önemlisi ben böyle yapmıcam ilerde benim de çocuklarım olursa onların özellikle dini ve ahlaki yönden geliştirmek için çok çalışacagim.bizim bu dünyaya boş gelmedigimizi yarın birgün bu ıslam yeni nesillerin omuzuna geçeceğini ve eğitilmeden sadece cocklara değil aslında islama yazar verildigini anladım. öyle kafalarına vurarak zorla değil tabi.sevdire sevdire alıştıracağım.
01.08.2012 - ahmet ali