Peygamberi Sevmenin Ölçüsü Sünnetine Uymaktan Geçer

Peygamberi çok seviyorum diyenlerin sevgisini ispat etmesi kendisinden istendiği zaman o Peygamber aşığı olduğunu söyleyen insanlar eğer o peygamber gibi namaz kılmıyorsa,o Peygamberin yaşadığı gibi yaşamıyorsa yani yemek yerken, su içerken, yatarken, konuşurken, giyinirken, hareket ederken o kutlu resul gibi hareket etmiyorsa ve yaşamıyorsa o sevgi kuru bir sevgidir. Dilin söylediğini bedenin yapmadığı ve tasdik etmediği bir iddia boş olur. Eğer Peygamberi çok sevdiğini söyleyen bir insan o kutlu resule bol bol salâvatlar getirmiyorsa onun ismi anılınca salat ve selam etmiyorsa ve hadislerinden en az kırk tanesini ezberleyip hayatına tatbik etmiyorsa o insanın Peygamber sevgisi kuru bir sevgidir. Eğer bir insan “Peygamberi çok seviyorum, onun yolunda ölürüm, ona kurban olayım” diyorsa ama o kutlu Peygamberin yolunda adım adım gitmiyorsa ve hayatını doğumunu ölümünü ve mücadelesini bilmiyorsa o insanın sevgi kuru bir iddiadır. Bir insan Peygamberi çok seviyorum dediği halde batıl ideolojilerin ardına düşmüşse, dini tamamlayıp kemale erdiren peygamberin sünneti yolunda değil dünyevi batıl efkarlardan doğmuş fikirlerin ardından gidiyorsa o insanın sevgisi yalan ve boştur. Eğer bir insan Allah’ı çok sevdiğini söyleyip Peygambere uymuyorsa ve getirdiklerine tabi olmuyorsa o insanın sevgisi faydasız ve yalandır. Çünkü “Eğer Allah’ı seviyorsanız resulüne uyun” diyen ayete muhalif hareket etmiş olur.

Peygamber sevgisi kuru bir iddia, dilin söyleminden ibaret kalıyorsa ve peygamberin sünnetine ittiba edilmiyorsa, her daim ismi geçince anılmıyorsa ve onun hak davası uğrunda hiçbir çaba gösterilmiyorsa peygamber sevgisi ve davası o insanlar için değersiz ve manasızdır.

Peygamber sevgisi boş ve kuru söylemlerden ibaret değil eylemlerle ispat isteyen bir davadır. Onu sevmenin ölçüsü sünnetine ittiba etmeyi, adım adım yolunda gitmeyi, onu eşinden, çocuğundan, anasından, babasından çok sevmeyi gerektirir. Onu Kendi nefsinden çok sevmeyen, ayda yılda bir hatırlayan, hayatını ve mücadelesini bilmeyen, ona bol bol salavat getirmeyen, o kutlu Peygamberin sünnetini yaymak için çabalamayan, onu insanlara anlatmayanın sevgisi ve muhabbeti küçük basit ve sönüktür.

O kutlu Peygamberin Onun getirdiği faziletli, edepli ve hikmetli sünnetlere ve hükümlere ve tavsiyelere yüz çeviren ya da beğenmeyen insanların sevgisi ve davası kuru bir söylemden başka ne olabilir.

Peygamberi görmediği zaman yokluğuna dayanamayan sahabeler gibi, onun yolundan karış karış giden alimler gibi, onun ahvallerini, tavırlarını ve fiillerini birebir taklit eden veliler gibi olmadıkça Peygamber sevgisi kuru bir iddia olur. Üzerinde Allah resulünün hiçbir alametini taşımayanların,söylemlerini insanlara ulaştırmayanların,onun kutlu davasının küçük bir ferdi olmayanların peygamber sevgisi davası karşılıksız bir davadır.

Sevgi ve muhabbet ispat ister, meşakkat ister, fedakârlık ister, karşılık ister bir bedel ister. Peygamberi seviyorum, onu kurban olayım, onun için canımı veririm, diyenlerin ödemesi gereken bir bedel olmalıdır. Bu bedel zamanımızda yeri geldi mi canını vermek. Yeri geldi mi malını feda etmek. Yeri geldi mi hayatını feda etmekle olur.

Kuransız, namazsız, duasız, hadissiz, salâvatsız, sünnetsiz ve peygamber sevgisi ve davası olmaz. Peygambere olan bağlılığı, sadakati ve muhabbeti tesis eden bağlaştıran ve sağlamlaştıran ve devam ettiren bunlardır. Rabbine kulları sevdiren ve af ve mağfirete vesile kılan Peygamberdir. Peygambere uymadan Allaha giden yol makbul olmaz.

Peygamberi ne kadar çok sevdiğinizin ölçüsünü öğrenmek istiyorsanız. Kendinizi sünneti seniyye testine tabi tutunuz. Sünnetlerin hayatınızın neresinde olduğunu görmeniz Peygambere olan sevginizin ölçüsünü size verecektir. Onun yaşayışı olan fiillerine, tavırlarına ve hallerine uymanızın ölçüsü ona olan sadakatinizin ve bağlılığınızın derecesini gösterecektir. Onun hayatına olan ilginiz ve alakanız o kutlu Peygamberi kaçıncı derecede sevdiğinizin katsayısını verecektir. O kutulu Peygamberi herkesten çok sevme katsayınız yüksek çıkıyorsa demek ki siz Peygamberi çok seviyorsunuz.O kutlu Peygamberin sünnetine azami derecede ittiba ediyorsanız demek ki siz o şefkat müntehasına sevgi ve muhabbet besliyorsunuz.Onun gibi yaşıyorsanız ve hayatınızın merkezine onun halleri,tavırları ve fiilleri hükmediyorsa siz o Peygamberi seviyorsunuz.Onu sevenlerde Allahın sevgisine mazhar olur,kıyamette şefaatine nail olur.Cennete onunla beraber olma şerefine layık olur.Vesselam.Tahkik.Org


Konular