[size=18px][color=darkred]Ölümüm manşetten olacak…
Bir sela verildiği zaman ‘darısı senin başına’ diyen bir aile duydunuz mu?
Tülay…
Bunları yazarken gözyaşlarıma hakim olamıyorum. 18 yaşımdayım ve artık ölmek istiyorum. Bir gün gazete manşetlerinde haber olacağım. 4 kardeşiz, annem ve babam beni hiç sevmediler. Bir sela verildiği zaman ‘darısı senin başına’ diyen bir aile gördünüz mü? ‘Sizin yaşıtlarınız evlendi. Seni bir kumarcıya, içkiciye sarayım da çek çileni’ hangi anne der? Her gün ALLAH’IMA ağlıyorum ve “Rüyamda yanıma annem babam gelse de onlara doya doya sarılsam, yanaklarından öpsem, siz de bana kızım deyip sarılsanız, biliyor musun anne sana “anne” demeyi o kadar çok özledim ki senin güler yüzüne, tatlı diline muhtacım anne, koynumda resminizle sarılıp yattığımı, geceleri öpüp kokladığımı biliyor musunuz, nereden bileceksiniz ki çünkü beni sevmiyorsunuz… İki kere intiharı denedim olmadı. Ne olur bana yetiş abi.
--------------------------------------------------------------------------------
Dr. Bilge
Çileli kızım,
Sana “rahmetli” deme zamanını O güzel RABB’İMDEN başkası bilemez. Eğer hala beni duyabiliyorsan demek ki sana yetişebildim demektir. Şu kel ağabeyin kadar olmayagör. İnan diğer hayatta rahatça hesap verebileceğimi bilsem şimdiye sen de bir “rahmetli”ye yazıyor olacaktın. Aldığımız her nefes “HAY” ve “HU” diyor. Her aldığımızda ve her verdiğimizde bize bir hayat bahşediyor. Gazetede manşet olmak çok kolay. Fakat, diğer hayatta manşetten “haber oldum” demek kurtarmıyor insanı. Sana sadece bir tek şey diyorum. Diyorsun ki: “Ben annemden babamdan sevgi görmedim.” Sen öyle bir anne ol ki CENNET seni dünyadaki anneliğin hatırına FİRDEVS makamına koysun. O zaman bu kel ağabeyin senden bir şey umsun. Eğer beni bu konuda dinler ve üzmezsen inan ki ben seni orada nasıl olsa tanır da bu kız benim kızım derim. Seni tanımamı istersen gel bu “rahmetli” oyuna son verelim. İnadına güzel yaşayalım, inadına en iyi olalım. Dualarım seninle sevgili kızım.
[/color][/size]
ailem dergisi